10 Mart 2012 Cumartesi

Arap Baharının Doğum Yeri: Tunus

Ocak 2011’de Tunus’ta kaportacılık yaparak para kazanmaya çalışan, işsiz bir mühendisin kendisini yakması ile Tunus’ta gelişen toplumsal olaylar, iktidarın yıkılması ile sonuçlandı.  1987’den beri görevde olan Başkan kaçtı.  Geçici bir hükümet kuruldu.  Genel seçimler yapıldı ve yeni bir hükümet görevde.  Anayasa çalışmaları devam ediyor.  Tüm bu olaylar yine Tunus’a yakışır bir şekilde olabileceği kadar barışçıl oldu.  Ama Tunus'ta doğan Arap Baharı, diğer ülkelerde daha kanlı gelişmelere yol açtı.
Olaylar başlar başlamaz hem Tunus’taki çalışan arkadaşlarımız için endişelendik, hem de yatırımlarımız ve operasyonumuz için risk yönetimi tedbirlerini devreye soktuk.  Arkadaşlarımız ile günlük haberleştik.  Benim için şaşırtıcı olan, tüm olaylar boyunca ofisimizi ve fabrikamızı bir gün bile kapatmaya gerek olmadı.  Bu sadece bizim için değil, genelde tüm işletmeleri kapsayan bir durumdu. 
  • Bazı akşamlar sokağa çıkma yasağı konduğu için, ofis ve fabrikamız o günlerde normal mesai saatinden önce kapandı (eve ulaşımda sorun olmaması için),
  • Siparişlerimizde, üretimizde, satışlarımızda dikkati çeker bir rahatsızlık yaşamadık.  Aksine, bir süre sonra işlerimiz hızlandı,
  • Gümrükler, bankalar, tüm özel ve resmi kuruluşlar faaliyelerine aksatmadan devam ettiler,
  • THY dahil uçuşlar düzenli olarak devam etti,
Nisan 2011’de bir fuarda Tunus'lu yetkililerinin sunumunu inceleme fırsatım oldu.  Buna göre, 3 ay sonra bir durum değerlendirmesi yapıldığında:

  1. Tunus’un notu kredi değerlendirme firmaları tarafından düşürülmüş,
  2. 2011’in ilk çeyreğinde endüstrideki direk yabancı yatırım bir önceki senenin aynı dönemine göre 23% azalmış,
  3. 41 yabancı firma kapanmış ve bu firmalarda çalışan 2800 kişi işsiz kalmış,
  4. Çalışanlarda soysal hak ve maaş artışı talepleri artmış, yabancı şirketlerin yüzde 18’inde grev yapılmış ama tümü de anlaşma ile sonuçlandırılmış,
Yukarıdaki olumsuzlukların yanında, aynı dönemde ekonomi için olumlu sinyaller de söz konusu olmuş:

  1. 13 yeni yabancı firma açılırken, 64 yabancı firmada da kapasite artırım pojeleri devreye girmiş,
  2. 2011’in ilk çeyreğinde servis sektöründeki direk yabancı yatırım bir önceki senenin aynı dönemine göre 45% artmış,
  3. Yine 2011’in ilk çeyreğinde ihracat bir önceki senenin aynı dönemine göre 11% artmış,
  4. Fransız şirketlerin (Tunus’ta direk yabancı yatırımda öncü ülkelerden) 68%’i Şubat başı itibariyle faaliyetlerine eskisi gibi devam ediyorlarmış,
Avrupa’nın Tunus’a büyük desteği var.  Olaylardan sonra İtalya Tunus’tan ciddi bir göç ile karşı karşıya kaldı.  Bu durum Avrupa’nın içinde bir tartışma bile başlattı.  Bu göçü terse çevirmek için, Avrupa’nın Kuzey Afrika’yı istikrarlı hale getirmesi şart.  Sanırım ilerideki yıllarda bu desteği artarak göreceğiz.  Örneğin Tunus, Avrupalı turistler için önde gelen bir tercih olmaya devam edecektir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder